29 Mayıs 2012 Salı

ROYAL CANIN

bugün sevgili pisimiz yakup'un mamalarından bahsedicem. kedi sahiplerinin ilgi duyacağını tahmin ediyorum. oğlumuz yakup; mama seçen, iyi bir damak tadı olan bir pisicik. pet shoplarda satılan açık mamaları hayatta yiyemiyor. yemesiyle hastalanması bir oluyor. bu nedenle neredeyse doğduğundan beri çok ünlü, hatta kedi maması alanında tekel durumda bulunan bir markanın ton balıklı mamalarını tüketiyordu. tabii sadece kuru mama değil, aynı markanın yaş mamalarını da severek ve iştahla yiyordu bizim tatlı oğlumuz. derken bir gün oğlumuz kusmaya başladı. nedenini bir türlü çözemedik. mamasını yeni almıştık, mamanın son kullanma tarihine daha vardı. sürekli gittiğimiz pet shop'a "acaba mamalarınız bozuk mu, bıdı bıdı bıdı" diye çatmaya gitmişken, sevgili pet shopcumuz kedimizin içinde kılların yapışmış olabileceğini ve çıkaramadığı için de sürekli kusabileceğini söyledi. peki ne yapmamız gerekiyordu? bana ROYAL CANIN isminde bir marka tavsiye etti. sanki sürekli kedi maması yiyormuş gibi de çok lezzetli olduğunu söyleyip durdu :) neyse o sırada mağazaya başka bir kedi sahibi geldi. ben de hanımefendiye "siz kedinize hangi mamayı veriyorsunuz" diye sordum. kendisinin ROYAL CANIN kullandığını söyledi ve ekledi "market mamaları yemek, her gün cips yemekle eş değer". şok oldum! pet shopçumuzda market mamalarının karaciğerlerini parçaladığını ve ömürlerini kısalttığını söyledi. aslında beni daha önce de uyarmıştı ancak R.C. profesyonel bir mama olduğu için diğerlerine göre daha pahalı. bu nedenle bana satmaya çalışıyor diye düşünmüştüm. aslında adam çok haklıymış. yakup efendi, R.C. yemeye başladığından beri çok mutlu, tüyleri daha da bir parlak. kusması kalmadı. eskiden bayıla bayıla yediği o ünlü markayı kesinlikle ağzında sürmüyor (hatta bu yüzden 1 gün aç kaldı, inat şey). 

ROYAL CANIN'in yaş mamalarını da zevkle yiyor. yalnız bir şey itiraf edeyim: hakikaten çok lezzetli görünüyorlar :) 

belki aynı sorunla karşılaşanlar vardır diye yazmak istedim. biz ilk önce ROYAL CANIN HAIRBALL'u kullandık. 2 defa 2 şer kiloluk bunu yedi. zaten yılda 1 kez nisan ayı gibi bunu yemesi gerekiyormuş. şimdi de kısırlaştırılmış kediler için olan mamaya başladık. bunu da severek yiyor. inanın tüy dökmesi bile kalmadı. kesinlikle tavsiye ederim.


vee yakup efendi, sabah uyanır uyanmaz ayak ucumda buldum kendisini ve fotoğrafını çektim :)

3 Mayıs 2012 Perşembe

yemek festivali

gastronomi ile ilgili bir tez yazınca, asıl alanım pazarlama olmasına rağmen, ister istemez gastronomi dünyası ile içiçe oldum. bana çok güzel e-mailler gönderen mutfak kitap'tan yine çok güzel bir festivalle ilgili bir e-mail geldi ve sizlerle paylaşmak istedim. ben o tarihlerde tekirdağ'da olacağım için maalesef bu etkinliğe katılamayacağım. ancak katılmak isteyenler olur diye paylaşmak istedim. eminim çok keyifli olacaktır.